Türkiye’de Haber Doğrulama Kavramına Ne Kadar Aşinayız?

Mevcut medya ekosisteminde, haber kaynaklarına duyulan güven sıklıkla sorgulanıyor. Bu kavramın şekillendiği iki ana noktaysa, bireylerin doğru bilgiye ulaşma arzusu ve dezenformasyon içeren içeriklerin her platformda yaygınlğı. Bağımsız ve tarafsız gibi sıfatlar taşıdığını iddia eden yayın organlarının dahi, algılara yön verebilecek kapasiteye sahip olması, izleyici/okuyucu kitlenin kendilerine sunulan haberlere eleştirel olarak yaklaşmasına sebep oluyor. Bağımsız haber kaynağı, haberin şeffaflığı ve doğrulanabilirliği kullanıcıların habere duyduğu güveni artıran öğeler olarak öne çıkarken, bilgi kirliliği ve önyargılı yorumlar bu durumun tam tersini yaratıyor. Böyle bir ortamda, haber doğrulama kavramı ön plana çıkıyor.

RTÜK’ün yaptığı Medyametre Medya Kullanım Alışkanlıkları Araştırmasına göre, haber kaynaklarına net bir güven duyulduğu yorumunu yapmak imkansız. En çok güvenilen haber kaynağı ise, sosyal medya Buna rağmen, kullanıcıların %70,4’ü sosyal medya ve internette gördüğü haberleri doğrulamıyor. Haber doğrulama yapan kullanıcı oranı, %29,6’da kalıyor. Kadınların %27,2’si haber doğrulama yaparken, erkeklerde bu oran %31,6. En çok haber doğrulama yapan grup 65 yaş üstü nüfus iken, en az haber doğrulama yapan grup 25-54 yaş arası yetişkinler.

Görülen haberlerin doğruluğunu kontrol etmek için en çok kullanılan platform televizyon iken, en az kullanılan platform radyo. Teyit siteleri ise, kullanıcıların sadece %18’i tarafından kullanılıyor.

Şüpheli görülen haberleri kontrol etme, yani haber doğrulama için pek çok yöntem var. Bunlardan biriyse, Doğruluk Payı gibi fact-checking yapan kurumlar tarafından kontrol edilebilir.

Suay Ceren Atay
101 Blog | 259 Grafik
Yayın Tarihi:24 Ocak 2025
Okuma Süresi:2 Dakika